Prof. Dr. Havva Kök Arslan: “Erdoğan’ın Nahçıvan Ziyaretinin Zamanlaması Manidar”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmek için Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne ziyaretinin zamanlamasını ‘manidar’ olarak nitelendiren Siyaset Bilimci Prof. Dr. Havva Kök Arslan, “Zengezur Koridoru sadece Azerbaycan’ın batı bölgesi ile Nahçıvan’ı değil aynı zamanda Türkiye ile Türk dünyasının entegrasyonunu güçlendirecek olması bakımından önemlidir.” dedi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmek için Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne ziyaretinin zamanlamasını ‘manidar’ olarak nitelendiren Siyaset Bilimci Prof. Dr. Havva Kök Arslan, “Zengezur Koridoru sadece Azerbaycan’ın batı bölgesi ile Nahçıvan’ı değil aynı zamanda Türkiye ile Türk dünyasının entegrasyonunu güçlendirecek olması bakımından önemlidir.” dedi.
Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölüm Başkanı Siyaset Bilimci Prof. Dr. Havva Kök Arslan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmek için Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne ziyaretini değerlendirdi.
Prof. Dr. Arslan, iki liderin görüşmesi sonucunda iki ülke arasındaki ilişkileri daha da artıran adımlar atıldığını ifade ederek, bu kapsamda iki ülkenin liderinin katılımıyla Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Boru Hattı Temel Atma Töreninin gerçekleştirildiğini, ayrıca iki liderin Kars-Nahçıvan Demir Yolu Projesine ilişkin mutabakat zaptını imzaladığını ve Nahçıvan’da askeri bakım ve onarım fabrikasının açılışına katıldığını hatırlattı.
Enerji ortaklığı projelerinin Avrupa’nın enerji arz güvenliğine olumlu etkileri var
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye ve Azerbaycan ilişkilerinin, dünyada eşi benzeri bulunmayan müstesna bir konumda olduğunu ifade ettiğini vurgulayan Prof. Dr. Arslan, Azerbaycan ile gerçekleştirilen Hazar Geçişli Uluslararası Doğu-Batı Orta Koridoru, Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Hattı Projesi gibi enerji ortaklığı projelerinin Avrupa’nın enerji arz güvenliğine olumlu etkilerinin de altını çizdi.
‘Azerbaycan’ın kendi egemen topraklarında bir antiterör operasyonu gerçekleştirmek durumunda kaldığını’ ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Azerbaycan’ın zaferini kutlayarak Ermenistan’ın bu yeni normalleşme için yeni fırsatları değerlendirmesi gerektiğini vurguladığını da anlatan Prof. Dr. Arslan, şöyle devam etti:
“Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerinin güçlü şekilde sürdüğünü belirterek, Türkiye’nin Azerbaycan’a haklı davasında destek olmasından ötürü teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Aliyev, Nahçıvan hakkında açıklamalar yaparken Nahçıvan’ın Azerbaycan’ın kadim bir toprağı olduğunu ancak ne yazık ki Batı Zengezurun 1920 yılında Sovyetler tarafından Azerbaycan’dan ayrıldığını ve böylece Azerbaycan’ın ana kısmı ile Nahçıvan arasındaki coğrafi bağlantı kesildiğini vurguladı.”
Türkiye Azerbaycan’a desteğini bir daha güçlü şekilde gösterdi…
Siyaset Bilimci Prof. Dr. Arslan, ziyaretin zamanlaması hakkında şunları söyledi:
“İki lider arasında görüşmenin tam da Karabağ’daki ayrılıkçı Ermeni teröristlere ve 2020 tarihli ateşkes mutabakatına rağmen bölgeden çıkarmadığı Ermeni askeri birliklerine karşı düzenlediği antiterör operasyonu sonucunda Azerbaycan’ın tam zafer kazanması sonrasında gerçekleşmesi manidardır.
Türkiye’nin bu görüşme neticesinde Azerbaycan’a desteğini bir daha güçlü bir şekilde göstermesi açısından çok önemlidir. Türk Devletler Teşkilatı da 20 Eylül 2023 tarihli beyanatında Azerbaycan’ın antiterör operasyonuna destekleyici ifadelerde bulunmuştur.”
Zengezur Koridoru Türk dünyası ile entegrasyonu güçlendirecek
Prof. Dr. Arslan, Zengezur Koridorunun önemine atıfta bulunarak, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bugün sıklıkla ifade edilen Zengezur Koridoru sadece Azerbaycan’ın batı bölgesi ile Nahçıvan’ı değil aynı zamanda Türkiye ile Türk dünyasının entegrasyonu güçlendirecek olması bakımından önemlidir. Ayrıca Zengezur Koridoru gerçekleşmesi halinde küresel jeopolitiği de etkileyecek bir konuma sahiptir. Zira, Türkiye’den Çin’e uzanan Hazar Geçişli Uluslararası Doğu-Batı Orta Koridorunun öneminin artması ile birlikte Avrupa ile Çin arasındaki ticarette daha hızlı ve daha kolay ulaşım sağlanacak, Türk dünyasının jeopolitik konumu buradan sağlanacak ekonomik fırsatları iyi değerlendirdiği takdirde Doğu ve Batı arasında denge unsuru olacaktır.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı